29 Kasım 2017 Çarşamba

Çok Sevmek İstiyorum Seni

Çok sevmek istiyorum seni. 
Daha önce kimseyi sevmediğim gibi, hiç sevemediğim gibi. 
Ellerini tutmak istiyorum. 
Ellerini tutarak uyuyakalmak ve gece defalarca uyanıp ellerinde ki ellerime bakmak.. 
Uykum her bölündüğünde mutlu olmak istiyorum işte ellerini tutup. 
Sabahın kör saatinde omzumda öpücüklerinle uyanmak istiyorum. 
Bu gülümseyerek uyanmak demek benim düşlerimde. 
Ben ellerin beni severken yeniden doğmak istiyorum. 
Her uyku yarı ölüm halidir derler ve ben her gece seninle ölmek istiyorum. 
Bir gece son kez ölene dek ellerimi her uyandığımda ellerinde görmek istiyorum. 
Çok sevmek istiyorum seni.
Pazar günleri ormanda seninle yürümek, doğanın 4 mevsim değişimi yine el ele izlemek. 
İlkbaharda boğazda o kahveyi seninle içmek. 
Sonbaharda Kadıköy'de elini tutarken sarhoş olmak.
Sen elimi tuttuğun için sarhoşken daha çok gülmek. 
Yazın kumsalda seninle yürümek ve dönüp arkamı ayak izlerimize bakıp yine şükretmek.. 
Kışın karın altında belki Cihangir’de seni daha çok öpmek… 
Çok sevmek istiyorum seni. 
Haftasonu hadi gidelim demek
Özledim dediğimde kapımda görmek 
Ansızın işimi bölmeni ve daha çok öpmeni. 
2 kişilik kocaman bir dünya yaratmayı
Seninle, sana ait olan herşeyi sevmeyi ama en çok seni…
Çok sevmek istiyorum seni.
Kıyafetlerimden vazgeçmek pahasına dolapta senin için yer açmayı
Sabahları kim duşa önce girecek diye kavga etmeyi
Akşam senin sevdiğin yemekleri yapmak için yeni tarifler öğrenmeyi.. 
Maça bazen beraber gitmeyi, bazen seni gönderip senin için hazırlanmayı.. 
Çok sevmek istiyorum seni.
Uzun saçlarımın senin için bir anlam ifade etmesini
Herkese bakmanı yalnız, sadece beni görmeni
Geceleri değil sadece gündüzleri de beni düşünmeni
Beraber olduğumuz her anı birlikte ölümsüz kılmayı
Duvarlarda fotoğraflarımızı
Sana şüphesiz güvenebilmeyi.. 
Çok sevmek istiyorum seni. 
En çok seni.

Ömürümce yalnız seni… 

20 Kasım 2017 Pazartesi

Bil İstiyorum

Herkesin olur gel gitli zamanları.. Belki doğru zamanda, belki yanlış.. Yanlış yerde durdu benim ki, başlangıçta göremediğim, fark edemediğim bir yanlıştı gel gitlerim. Kötü biri oldum belki, ondan sonra. Ondan sonra harcadığım, asla ardıma bakmadığım adamlara, koca bir enkaz bıraktım. Kabul ederim ki, bende yarama ilaç olarak; yaraladım. Günahları boynuna, adınla ne adamları karaladım...

Zaman geçtikçe ve kalbim duruldukça, özlediklerim oldu. Yine de tek bir adım atmadıklarım. Uzaktan izlediklerim ve çoğu zaman gülüp geçtiklerim.. Güçlü duruşumdan taviz vermediklerim. Arkama hiç bir koşulda bakmak istemediklerim. Bazı anıları hatırladıkça kendimden tiksindiklerim ve hatta varlığını bile inkar ettiklerim.. Kendimi bile affetmekte güçlük çektiklerim, asla sevmediğim ama pek güzel seviyormuş gibi yaptıklarım...

Parmaklarının değdiği her yere başka parmaklar değsin istedim belki. Silinsin istedim tenimin hafızasından ellerin.. Kokunun üzerinden kaç koku geçerse, o kadar çabuk unuturum dedim üzerime sinen kokunu.. Ellerimin sen koktuğu sabahları.. Ne kadar çok kahkaha atarsam o kadar azalır senin için ağladığım gecelerin sayısı.. Ve ne kadar aldatırsam o kadar çabuk diner, aldatılmışlığın acısı..

Artık sana değil, kendimi dönüştürdüğüm kadına kızıyorum. Benden aldıklarını yerine koyamayacak kadar güçsüz oluşuma. Başkalarının canını yakarak beslenen ruhuma.. İnsanlara güvenmeyen hallerime ve gittikçe hissizleşen bedenime.. Her sabah aynada bana bakan masum bir yüze inat bende yarattığın ve öylece bıraktığın kadına kızıyorum. Zaferlerimin bile kendime yenilgimden olduğunu biliyorum. Artık sürekli sana yenilen kadın olmak istemiyorum. Artık kimi sevdiğinle, kime güldüğünle ve hatta o güzel ellerinin kimi tuttuğuyla ilgilenmiyorum...

Adını dünümden de, geleceğimden de siliyorum. Varlığını inkar ediyorum ve yıllarıdır yürüdüğüm yolu değiştiriyorum. Ben sevgilim, artık bildiğin kadın olmak istemiyorum. Artık seni sevmediğimi bil istiyorum...