22 Ekim 2015 Perşembe

Çocuk


Sana bakınca gördüğüm şeydi bu kare... 
Para kazanmak için sokakta koşturan, elinden kitabını düşürmeyen, içimi acıtan, ama dönüp saçını okşayıp "büyüyünce geçecek" çocuk diyemediğim gibiydin... 
Bu çocukların eline para sıkıştırmaktan ve gülümsemekten ötesini yapabilenlerden olmadım hiç. Ama içimin nasıl eridiğini de ben bilirdim. Bir gün çok param olursa onlara ben bakacağım derdim... 
Bu çocuklar gibiydin. Sevilmeye muhtaç, ilgiye aç, sıcak bir göğse, gülümsemeye... Hak ettiğin hiç bir şey senin değil gibiydi. Ve ben seni de onlar gibi sevdim. 
Sana kısa ama içten gülümsemeler verdim. 
Az sarıldım ama sıkı sarıldım. 
İçimi dışıma vuramadığımdan belki, sevmeyi de beceremeyenlerdenim.. 
Ben belki sevgisini en çok öfkelenerek gösterenlerdendim... 
Senin anlayabileceğin bir şey olmadığını bilemedim... İçin iyiydi, içini dışa vurabilenlerden değildin. 
Bu çocuklar gibi, acıyla büyüyüp, sokakta gülümsüyordun... 
Keşke onlar gibi, direnseydin ihtiyacın olana, bana. İstediğini alana kadar gitmeseydin. 
Sana da uzaktan acıyarak bakmasaydım.. Onların mecburiyeti sende yoktu. 
Yarın bu çocuklardan birini görürsem sarılacağım. Saçını okşayacağım. 
Yarın yanımda olacak olsaydın seninde elini tutar, hiç bırakmadan uyurdum...

Özge Özvatan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder