12 Şubat 2016 Cuma

Mutlu ve Aşık

Fotoğraflarına bakıyorum..
Benim şu anki yaşımdasın.
Saçlarını kısacık kestirmişsin.
En sevdiğim çantan omuzunda ve gülerek merdivenleri çıkıyorsun.
Hemen ardından, ömrünün sonuna kadar sevdiğin adam geliyor.
Mutlu görünüyorsun.
Oysa ben kestiremem saçlarımı.
Kestirirsem de senin kadar mutlu olamam biliyorum.
Seni anlayamıyorum.
Ne hissettiğini bilmiyor olmanın acısı oturuyor içime..
Mutlusun orda. Mutlu ve aşık.
Evinde bekleyen iki kız çocuğu olan bir anne gibi değil.
25 yaşında ve dolu dizgin yaşayan bir kadın gibi.
Cesursun. İstediğin kadar cesur..
Ve güzel giyiniyorsun, güzel kokuyorsun..
Öyle az ki, sonlarda seni mutlu gördüğüm günler..
Fotoğrafların olmasa, kucağımda ağlayan bir kız çocuğun hafızamda.
Beni cesaretlendirdiğin anlar geliyor aklıma sonra..
O çok beğendiğim kısacık eteği bana aldığın gün.
Bir gün evleneceğim adama vermem gerekenlerden bahsettiğin zaman.
Aşık olduğum adamla evlenemezsem hissedeceklerim..
Asaletimle övünüşün geliyor aklıma.
Uzun bir elbiseyi, benim kadar güzel kimsenin taşıyamayacağına beni ikna edişin.
İlk yaramı saramadığımda, benle ağlayışın.
Hatırladığım kadınla, fotoğraflarında ki kadının uzaklığı acıtıyor beni.
Gençtin, güzeldin ve aşıktın.
Ve mutlu..
Bir deniz kenarında kahkaha atan fotoğrafların ve konuşturduğun tarzın.
Şimdi görsem seni o kumsal da, hayranlıkla izlerdim.
Işıldıyorsun ve mutlusun..
Bir zamanlar mutlu da olmuş olduğunu bilmek içimi rahatlatmıyor olsa da..
Göze almış olduğunu hatırlıyorum, mutluluğunun bedelini..
Belki de hiç hesap etmemiştin sonunu bilemiyorum..
Aşıktın. Öldüğün güne kadar aşık..
Ve sadıktın.  Öldüğün güne dek, aşkına sadık..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder